18 Nisan Çarşamba

Festival ödülleri sahiplerini buldu!

12 gün boyunca sinemaseverleri dünyanın dört bir yanından filmlerle buluşturan 37. İstanbul Film Festivali, Rahmi M. Koç Müzesi’nde yapılan ödül töreniyle sona erdi. Festival’ de ‘Ulusal ve Uluslararası Yarışma’larda 60 film yarıştı.

Yazar ve programcı Yekta Kopan’ın sunuculuğu üstlendiği, Ulusal ve Uluslararası Yarışma’larda yarışan filmlerin kazananlarının açıklandığı gecede verilen ödüllerin listesini bu sayfada bulabilirsiniz: http://film.iksv.org/tr/festival-odulleri/37-istanbul-film-festivali

Sunumlar:

Kuşlarından başka bir dünyası olmayan bir genç…

Banu Sıvacı'nın, Adana'da çekilen ilk uzun metraj filmi, “Ulusal Yarışma”da yer alan Güvercin, yönetmen ve film ekibinin katılımıyla Atlas Sineması'nda gösterildi. “İzlediğiniz mahallede doğdum, öyle oynayan çocuklardandım. Güvercin tutkusu olan erkekler, tanıdığım diğer erkeklerden farklıydı. Öyle birinin gençliği nasıl olur diye düşündüm.” diyen Sıvacı, günümüzde geçse de karakterlerin hala 90'ları yaşadığını dile getirdi. Kuşlarla çalışmanın zorluğundan bahseden yönetmen, kuşları kameraya alıştırmak için onlarla uzun vakit geçirdiklerini, hatta filme konu olan Maverdi'yi kendilerinin büyüttüklerini söyledi. Projenin başından beri içinde olduğunu söyleyen Mesut Ulutaş şöyle dedi: “Kurgucu olarak kalmak istiyordum. Türkiye'de film üretme sürecinde yönetmen yalnız kalıyor. O nedenle kendimi yapımcılık yaparken de buldum. Planlaması falan derken buraya kadar geldik. Kurgucu olarak hemen işe başlamak zorunda kaldım. Filme dışarıdan bakabilmek için biraz vakit geçirdim.”

İnsan ruhuna, ilişkilere dair bir film…

“Bergman 100 Yaşında” bölümünde Bir Evlilikten Manzaralar filmi yönetmen Melik Saraçoğlu sunumuyla Beyoğlu Sineması’nda gösterildi. “Süresinden ve içeriğinden ötürü zorlu bir film bu… Gerçekten biraz zorlanacağınızı düşünüyorum; kolay yenilir yutulur bir film değil” diyen Saraçoğlu, bu filmin iki versiyonunun olduğunu belirtti ve ekledi: “Biri, üç saate yakın sinema versiyonu, diğeri ise dizi versiyonu ve o beş saat sürüyor. Bize sorulduğunda en azından böyle bir fırsat varken uzun versiyonunu izletelim istedik ve festivale bu uzun versiyonunu izletmemizi sağladığı için teşekkür ediyorum. Ayrıca film [gösterildiğinde] dünyanın dört bir yanında ilgi uyandırıyor ve çok büyük bir ticari başarı elde ediyor. Günümüzdeki dizilere baktığımızda bize çok önemli bir örnek teşkil ediyor. İzleyeceğiniz film, hem sinema filmi olarak, hem televizyon dizisi olarak hem de tiyatro oyunu olarak çok önemli bir iş. İnsan ruhuna dair, ilişkilere, yüce gönüllüğe, şefkate dair çok özel bir film.”