Onun meslek hayatı Hollywood'da kuraldışı bir örnektir. ‘B Filmlerin Kralı’ndan, ‘Popüler Sinemanın Papa'sı’na kadar her adı taktılar ona; 50'yi aşkın düşük-bütçeli bağımsız film yönetti, kendi şirketleri için 250 filmin daha yapımcılığını ya da dağıtımını üstlendi. Öncelikle Hollywood sisteminin dışında çalıştığı halde, Hollywood tarihinin ticari olarak en başarılı yönetmenlerinden biri oldu. Hollywood'da gişe ne olursa olsun kimsenin bir filmden kar edemeyeceği yolunda bir geleneğin varlığına rağmen, Corman, çoğu kelle koltukta denecek bir hızla ve yetersiz kaynaklar kullanılarak yapılmış bu 300'ü aşkın filmin belki 280'inden kar etti. Sadece üretkenliği bile kendi içinde dikkat çekecek bir özellikken, asıl önem taşıyan konu filmleri oldu. Corman, istismar filmlerinin saflarında ayrı bir yere sahip olan, her zaman zekice yapılmış, eğlendirici bir iş toplamını bir araya getirdi. Düşük bütçelerine rağmen, filmleri prestij sahibi festivallerde gösterildi. Paris'teki Cinematheque Française, Londra'daki National Film Theatre ve New York'taki Modern Sanat Müzesi'nde adına toplu gösteriler düzenlenen en genç yönetmen oldu. 70'li yıllar boyunca bir yandan R-rating'li istismar filmleri üretirken, bir yandan da Bergman, Fellini ve Truffaut imzasını taşıyan seçkin sanat filmlerini ABD'ye ithal etti- bunlardan beşi, Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar kazandı. Tek başına bir tür Amerikan Film Enstitüsü oluşturan bu sabık 'Araba Sinemaları Kralı', hem kendi çalışmalarıyla hem de bugün Hollywood'da en üst düzeydeki yeteneklerin çoğuna ilk şansı tanımasıyla saygıyı fazlasıyla hak etmiştir.